16 Mayıs 2011 Pazartesi

emekli albay Levent GÖKTAŞ PKK kampında peynir, süt, bal sattık


   
"PKK kampında peynir, süt, bal sattık"

"PKK kampında peynir, süt, bal sattık"

Tutuklu emekli Albay Levent Göktaş, sorgusunda şok itiraflarda bulundu.


İkinci "Ergenekon" davasında tutuklu sanık emekli Albay Levent Göktaş'ın çapraz sorgusu tamamlandı. Kuzey Irak'ta görev yaptığını ve peşmergelerle birlikte PKK kamplarına sızıp bombalanacak hedefleri bildirdiğini ifade eden Göktaş, "PKK kampında peynir, süt, bal sattık" dedi.
Sanık Göktaş'a, mahkeme Başkanı Köksal Şengün ve üye hakimlerin sorularını yanıtladı. Göktaş, içinde yüksek yargı hakim ve savcılarına ait kişisel bilgiler ve görüntüler olduğu belirtilen 51 No'lu DVD'nin kendisine ait olmadığını belirtti.
Kuzey Irak'ta görev yaptığını ve peşmergelerle birlikte PKK kamplarına sızıp bombalanacak hedefleri bildirdiğini ifade eden Göktaş, "PKK kampında peynir, süt, bal sattık. Etrafa da baktık. Diyarbakır'a 'Böyle bir kamp yeri var' diyorduk, harita üzerinde çiziyorduk" dedi.

"'Balyoz Planı' davasının tutuklu sanığı emekli Korgeneral Engin Alan'ı hiç görmedim" diyen Göktaş, JİTEM'le hiçbir alakaları olmadığını söyledi. Göktaş, 'Ergenekon' diye bir yapılanmayı da hiç duymadığını sözlerine ekledi. 51 No'lu DVD'nin hukuka uygun elde edilmediğini söyleyen Levent Göktaş'ın avukatı Hüseyin Ersöz, bu DVD'nin hukuka uygunluk denetiminin yapılmasını istedi. Hüseyin Ersöz, "Böylece müvekkilimin özgürlüğünü kısıtlayacak hiçbir neden kalmayacaktır. Bu nedenlerle müvekkilimin tahliyesini talep ediyorum" diye konuştu.

Duruşma yarın saat 09.30'a ertelendi. Duruşma Göktaş'ın avukatlarının savunmasıyla devam edecek.

kaynak.mynet.com

ERDOĞAN RESTİ ÇEKTİ


   
Erdoğan: "Görevi bırakırım"

Erdoğan: "Görevi bırakırım"

Başbakan Erdoğan, "Tek başına iktidar olamazsak siyaseti bırakırım" dedi.


Başbakan Erdoğan, Ankara'nın çeşitleri ilçelerinde seçim mitingi düzenledi. Daha önce -Özal'ın 1989 seçimlerinden söylediği gibi- seçimlerde birinci parti olamamaları durumunda siyasetten çekileceğini açıklayan Erdoğan, çıtayı daha da yukarı çekti. Erdoğan bu kez, "Tek başına iktidar olamazsak ben bu görevi bırakacağım" dedi.
Sincan'da BDP'ye sert çıktı
Sincan'da partsinin düzenlediği mitingde konuşan Erdoğan, son dönemde yaşanan terör olaylarına değindi. Başbakan, alandakilerden bayraklarını sallamalarını isteyerek şöyle devam etti: "Birileri bizim bu bayrağımıza dil uzatıyor. Yola çıkarken ne demiştik biz? 'Tek millet' demiştik. Niye? Çünkü biz Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle, Gürcü'süyle, Abhaza'sıyla, Roman'ıyla, Boşnak'ıyla tek milletiz. Ve biz Yunus'un diliyle yaratılanı severiz yaradandan ötürü. Ama biz aynı zamanda 'tek millet ve tek bayrak' diyoruz. Niye? Şu bayrağımızın rengi şehidimizin kanından. Hilal bağımsızlığımızın ifadesidir. Yıldız şehidimizi sembolize eder.

Onun için 'bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.' Onun için ne diyoruz? 'Tek vatan' diyoruz. Biz 780 bin kilometre karede ameliyat yaptırmayız.

İşte görüyorsunuz, bunların işi gücü polis noktalarımızda. Vatandaşımızın can güvenliğini koruyan polisimizi ne yazık ki oralarda kalleşçe şehit ediyorlar. Aynısını askerimize yapıyorlar. Bunlar dürüst değil, bunu kalleşçe yapıyorlar. Bakın şimdi Kuzey Irak'tan Türkiye'ye girmek isteyen teröristlere karşı sınır güvenliğini sağlamakla görevli olan askerlerimiz onlara orada müdahale etti ne yazık ki Türkiye'den şu anda bakıyorsunuz parlamentonun içinde bir parti, BDP, onlarla el ele kol kola mücadele veriyor. Şu hale bak.

Bu nasıl bir anlayış, bu nasıl bir özgürlük mücadelesi, bu nasıl bir demokrasi anlayışıdır? Tabii ki bu ülkeyi kalkıp da teröre ve teröristlere asla yem etmeyeceğiz. Omuz omuza vereceğiz, bir olacağız, beraber olacağız, iri olacağız, diri olacağız. Bunu başarmamız lazım."

Erdoğan, konuşmasının sonunda alandakilerle birlikte, "Beraber Yürüdük Biz Bu Yollarda" şarkısını söyledi.
kaynak.mynet.com

Tayyip ERDOĞAN o kadar eminki kendinden yine tek parti iktidar olucağız diyor , anlamadığım konu milyonlarca işsiz insan var çalışıpda asgari ücretle 1 ayı bitirmek için takla atan milyonlarca insanlarımız varken ve bunların farkında olmuyan tayyip erdoğan bu oyları kimden alıyor?????????

10 YIL SONRA NELER OLUCAK


Bakın bakalım 10 yıl sonra neler olacak?

Teknolojide yeni nesil ürünler adına ABD’de kurulu Silikon Vadisi’nde büyük bir ekiple çalışan Ericsson’un mühendisleri geleceği şeffaf ekran, hareketli kamera, algılayıcı ve sanal gerçeklik tarafında görüyor


Bakın bakalım 10 yıl sonra neler olacak?
Şükrü Andaç - Dijital Dükkan
Yetiştirdiği öğrencilerden Google, Cisso, HP, Sun Microsystems ve Yahoo gibi bilgisayar ve yeni ekonomi devlerini çıkaran Stanford Üniversitesi’nde geçen hafta düzenlenen uluslararası inovasyon forumunda önümüzdeki yıllarda teknoloji dünyasına damgasını vuracak yeni ürün ve servisler masaya yatırıldı.
Stanford hocalarının yanı sıra Facebook, Verizon, Sprint, Ericsson’dan mühendis ve tepe yöneticilerin sunumlarıyla katıldığı “Ericsson İnovasyon Forumu” adlı etkinlikte yeni nesil bilgisayarlar, cep telefonları, yaşam alanları ve sanal alemin hangi yöne doğru gittiğine yönelik ipuçları paylaşıldı.
Geleceğin ürünlerine bakıldığında küçülen boyutlar, incelen ekranlar, onlarca farklı teknolojinin tek cihaza sığdığı ürünler dikkat çekiyor. Tüm ürünlerin ortak noktasında ise yüksek hızda genişbant internet bağlantısı yatıyor.

Bu saatler yakaladığını hafızaya alıyor
Ericsson’un 2020 vizyonunda akıllı telefon teknolojisi saat olarak tasarlanmış durumda. Şeffaf ekran teknolojisiyle gelen ürün de çift ekran bulunuyor. ‘Sanal gerçeklik’ teknolojisini bulunduran cihazın açılan şeffaf ekranı internet bağlantısı, algılayıcı ve yüz tanıma teknolojisi sayesinde ortamdaki kişi, obje, yazı ve fotoğrafları tanımlayabilecek. Bu sayede saat üzerinden bir yandan anlık bilgi sağlanacak diğer taraftan karşı taraftaki bir kişinin internet üzerindeki bilgilerine ulaşılabilecek.





Kağıt ekran kaplı kitap yolda
İsveçl iEricsson mühendisleri tarafından “Canlı kitap” koduyla geliştirilen elektronik kitaplar internet bağlantısı ve kağıt ekran teknolojisiyle birlikte geliyor olacak. Kitapların içerisindeki tüm bilgiler anlık olarak değişebilecek, kullanıcı üzerinde değişiklik yapabilecek, dilediği içeriği arkadaşlarıyla anında e-kitap üzerinden paylaşıyor olacak. Kitaplarda grafik animasyonlar, video görüntüleri standart hal alacak. Kullanıcı kitapta şifreli içerik oluşturabilecek hatta bu içeriğe sadece kendisi erişmek istiyorsa parmak izinden oluşan bir şifreleme sistemi kurabilecek.
Sahip olunan bir elektronik kitabın içeriği kullanıcının isteğine göre değişiyor olacak. Bu platforma kullanıcı internet üzerinden dilediği içeriği yükleyebilecek.



Lazer klavyeli ‘akrep PC’
Yeni nesil ultra mobil bilgisayar kategorisinde tasarlanan “akrep PC” adlı ürün üç ayaklı bir düzeneğe sahip. Mikroçipler sayesinde geniş büyüklükte dosyaları bu küçük boyuta sığdırmayı başarması planlanan bilgisayar, içerisinde projektör, lazer klavye teknolojilerini de barındırıyor. Cihazın üst bölümünde kapak açıldığında projektör aktif hale geliyor bu sayede masa üzerine veya karşı cepheye lazer klavye yansıtılarak bilgisayar kullanılabiliyor. Bilgisayarın ayakları katlandığında telefon olarak da kullanımın önü açılıyor.


Hareketli kameralar cep’te 
Şeffaf ekran teknolojisi geleceğin cep telefonlarında yoğun olarak kullanıyor olacak. Hareketli kameralarla donatılan bu telefonların ekranları algılayıcılar sayesinde çevreden içerik toplayan birer makineye dönüşecek. Kullanıcılar bu yeni nesil telefonların dış tasarımını internetten yükledikleri görüntülerle anında değiştirebilecek. Bu arada cihazdaki projeksiyon teknolojisi, cep telefonundaki içeriğin geniş ekranlarda görüntülenmesine aracılık edecek.


Projektör lambada
Yeni nesil projeksiyon cihazları cep telefonu ve PC’lerin yanı sıra lambaların içerisine de giriyor olacak. Bu sayede şık bir tasarımla lambanın içine gizlenen küçük projektör birçok ekranı aynı anda masaya yansıtacak.



Camdan yansıyan laptop geliyor
Yüksek çözünürlükte şeffaf ekran teknolojisiyle tasarlanan laptop (taşınabilir bilgisayar) kategorisinin dört bir köşesinde kamera ve algılayıcalar yer alıyor. Kullanıcı bu ekrandan internette dilediği içeriğe anında ulaşacak, her an her yerden video konferans teknolojisi sayesinde kesintisiz iletişim kuracak. Adeta bir cam görüntüsünü andıran laptop’ların arka yüzündeki algılayıcılar başka cihazlarla veri transferinin önünü açıyor olacak.




Türkiye’de inovasyon fonu kurduk, yatırım peşindeyiz’
Ericsson Türkiye Genel Müdürü Özgür Tohumcu, şirket olarak yeni nesil teknolojilere ve inovasyona ciddi yatırım yaptıklarını bu kapsamda Türkiye operasyonu bünyesinde bir inovasyon fonu oluşturarak, gelecek gördükleri fikir ve şirketlere yatırım yaptıklarını söyledi. Geçen yıl Türkiye’de Bizitek adlı teknoloji şirketini bünyelerine kattıklarını hatırlatan Tohumcu, burada ciddi büyüme kaydettiklerini 110 kişilik ekibin şu sıralar 170 kişiye çıktığını, iş hacminin de bu oranda artış kaydettiğini söyledi.

Bulut işinde iddialıyız’
Ericsson’un cep telefonu ve telekom operatörlerine altyapı ve servis çözümleri sunduğunu ve bu alanda Türkiye pazarının lideri olduğunu belirten Özgür Tohumcu, bununla birlikte yeni alanlarda da büyüme adına ciddi yatırım yaptıklarını ifade etti.
Bunların başında ‘data center’ (veri merkezi) yatırımının geldiğini vurgulayan Tohumcu, 2011’de bu tarafta 300-400 milyon liralık yatırımın hayata geçmesini beklediklerini, Ericsson’un da inşaat dahil olmak üzere uçtan uca veri merkezi çözümü sunduğuna işaret etti. Türkiye’de başta Türk Telekom Turkcell olmak üzere kamu bankaları ve kamu kuruluşları bu alana ciddi yatırım peşinde. Bulut bilişim olarak adlandırılan veri merkezi yatırımıyla firmalar ürün ve servislerini internete taşıyor ve buradan daha düşük maliyetle, hızlı, kesintisiz hizmet verebiliyor.
kaynak milliyet.com.tr

NİHAT DOĞAN SURVİVOR A NEDEN KATILDI

Ödül Kredi borcuna gidecek!

Nihat Doğan’ın, Survivor’a 500 bin TL’lik ödülü kazanıp bankadan aldığı kredi borcunu ödemek için katıldığı ortaya çıktı!




Bankaların Doğan’a kefil olan eski  sevgilisi Seda Sayan’ı aradığı öğrenildi.

DOĞAN, BÖLÜM BAŞINA ÜCRET ALIYOR
Survivor yarışması Nihat Doğan’ı kurtaracak! Özlü sözleri ve Pascal Nouma’yla kavgasıyla Survivor Ünlüler-Gönüllüler’e damga vuran Doğan’ın yarışmaya kredi borçları nedeniyle katıldığı iddia edildi. Çeşitli bankalardan aldığı kredileri ödemekte güçlük çeken ünlü şarkıcının, yapımcı Acun Medya’dan bölüm başına aldığı ücretin yanı sıra büyük ödül olan 500 bin lirayı da kazanıp borçlarını kapatmayı düşündüğü iddia edildi.

“BENİM NİHAT DOĞAN’LA İLGİM YOK!”
Nihat Doğan, adada ödülü kazanmak için ter dökerken kredi aldığı bankalarında borçlar nedeniyle eski sevgilisi Seda Sayan'ı aradığı öğrenildi. Kredi alırken Doğan'a kefil olan Sayan, telefonlar karşısında şoke olup bankacılara kızdı. Ünlü sanatçının, "Benim Nihat Doğan'la da onun borçlarıyla da bir  ilgim yok!" dediği iddia edildi. Dostları Seda Sayan'ın, Nihat Doğan'ın borçları yüzünden gelen telefonlara kızgın olduğunu söylüyor.
NİHAT ELİNİ ÇATLATTI!
Survivor Ünlüler-Gönüllüler'de önceki akşam yarışmacılar yemek ödülü için penaltı attı. Taner'in takımı penaltıları gole çevirip yemeği kazanırken, Nihat Doğan bileğini çatlattı. Doğan'ın eline ilk müdahaleyi yapan doktorlar, bandaj yapıp bir süre kımıldamamasını söyledi.
"Ah anneciğim..."

Adadaki penaltı atışları sırasında kolunu çatlatan Nihat Doğan, dün annesi ile telefon konuşması yaptı. Annesinin sesini duyunca ağlamaya başlayan Nihat'ı, annesi, "Kurban olsun anen sana, canını yesin Nihatcığım" diyerek teselli etmeye çalıştı.
Nihat Doğan'ın annesi "yemek vermiyorlar orda... Devamlı açsın" deyince Nihat doğan, "Ne yapalım anne, yapacak bir şey yok... Özlüyorum senin yemeklerini" yanıtını verdi.
Günlerdir annesi ile konuşmak için beklediğini söyleyen Nihat Doğan, "Hiç bana göre değil, ülkeden ayrılmak, bayraktan kopmak, ezan seslerinden ayrılmak, annemden ayrılmak" diyerek uzun süre ağladı.
kaynak.milliyet.com.tr

ÇOK TARTIŞILACAK CENNET AÇIKLAMASI



'Ölümden sonra hayat, peri masalı'

Ünlü fizikçi Stephen Hawking, Guardian gazetesine verdiği röportajda insanları ölümden sonra hayat ya da cennetin beklediği inancının, ölümden korkan insanlar için peri masalı olduğunu söyledi.


Dünyaca ünlü İngiliz fizikçi ve matematikçi Stephen Hawking, Guardian gazetesine verdiği özel röportajda ölüm, insanlığın gayesi ve ne kadar süre varolma şansı olduğuna dair görüşlerini paylaştı.
Stephen Hawking, röportajda insanları ölümden sonra hayat ya da cennetin beklediği inancının, ölümden korkan insanlar için peri masalı olduğunu söyledi.
21 yaşında tamamen felç olmasına neden olan motor nöron hastalığına yakalanan Hawking, "Beyni tüm bileşenleri çökünce çalışmayı bırakan bir bilgisayar gibi görüyorum. Son 49 yılımı, erken ölüm beklentisiyle geçirdim. Ölümden korkmuyorum ama ölmek için acelem de yok. Önce yapmam gereken çok şey var" dedi.

Hawking, 2010 yılında yayımlanan ve Amerikalı fizikçi Leonard Mlodinow ile ortaklaşa yazdığı "Grand Design - Büyük Tasarım" kitabında, evrenin varlığını açıklamak için bir yaratıcıya ihtiyaç olmadığını savunarak kimi dini çevrelerde büyük tepki uyandırmıştı.
Ünlü fizikçi röportajında "insanların yaşamlarını en iyi şekilde kullanarak Dünya'daki potansiyellerini tamamen yerine getirmeleri gerektiği ihtiyacına" vurgu yaptı.
Hawking, yarın Londra'da başlayacak iki günlük Google zirvesinin konuşmacıları arasında.

kaynak.mynet.com

En Çok Okunan Haberler

Google Arama