Değeri 2.47 milyon TL

Değeri 2.47 milyon TL

Almanya'nın Köln kentinde Türk iş adamı Yahya Fırat'a ait Diamondseğlence mekanında sergilenen 1 milyon euro (2.47 milyon TL) değerindeki içki şişesi büyük ilgi gördü.

Dünyanın en pahalı içki şişesi olma özelliğini taşıyan şişe saf ve beyaz altın, pırlanta ve Swarovski taşlarıyla kaplanmış.

 

Grinch-Glamour Night partisinde görücüye çıkan “White Sun Wodka” adlı şişeyi korumakiçin gece boyunca üç özel güvenlik görevlisigörev yaptı.

Sergilenen şişe daha sonra çelikten yapılmışözel kasasına koyularak korumalar eşliğinde götürüldü.

 

Dünyanın en pahalı içki şişesini mekanında sergileyen Türk iş adamı Yahya Fırat, “Birbirinden ünlü isimleri bu mekanda misafir ettik. Bu gece de bu değerli şişeyi burada sergiledik. 1 milyon avroluk şişeye büyük ilgi oldu ve şişe gerçekten çok etkileyici” dedi.

 

Şişeden içki servisi yapılmazken, Alman basını da etkinliğe yoğun ilgi gösterdi. mynet

Dünyanın en eski satış senedi Mardin'de.

Yaklaşık 3 bin yıl önce iki kişi arasında ve şahitliklerle yapılan meyve bahçesi satışının senedi, Mardin Müzesi'nde segileniyor.

AA

MARDİN - Dünyanın en eski satış tableti (senedi) Mardin Müzesi'nde.

M.Ö. 7-8. yüzyıla ait olan senet, bir meyve bahçesinin satışına ilişkin.

Eserin çok sayıda yerli ve yabancı turisti kente çekmesi bekleniyor.

Tabletle ilgili açıklama, Mardin Müze Müdürü Nihat Erdoğan'dan geldi.

Erdoğan, Prof. Dr. Hayat Erkanal başkanlığında Nusaybin ilçesine 4 kilometre uzaklıktaki Gırnavaz Höyüğü'nden 1994 yılında gerçekleşirilen kazılarda çıkarılan tabletin, yaklaşık bir yıldır müzede sergilendiğini söyledi.

Yapılan tercüme ve araştırmalar sonucunda tabletin, dünyanın en eski satış tableti olduğunun belgelendiğini bildiren Erdoğan, şöyle konuştu:
''M.Ö 7-8. yüzyıla ait bu senedin dünyada bundan en eski satış senedi olduğunu fark ettik. Bu nedenle dünyanın ilk tapu belgesi olarak kabul ediyoruz.

O dönemde özel mülkiyet kavramının olduğu ortaya çıkıyor. Bu çivi yazılı tablet, M.Ö 7–8. yüzyılda Yeni Asur Dönemi diye tabir ettiğimiz dönemde bir meyve bahçesinin satış senedi. Yaklaşık 3 bin yıl önce bir satış sözleşmesi vermişler. Bu, dünyanın bulunan en eski tapu senedidir.

Bu senette 'Sarri' ismindeki babanın 3 oğluna ait meyve ağaçları ve içindeki meyvelerle beraber 'Nabulu' ismindeki şehrin kuzeyindeki, nehrin hemen kenarındaki bir meyve bahçesini, 'İstarnadin' adlı bir adama satma sözleşmesi yer alıyor. Burada 4 başka adamın mühürleri ile şahitlik yapmaları söz konusudur.

Zaten 2 bin 900 yıl öncesine gittiğimizde Nusaybin'in eski isminin 'Nabulu' olduğunu biliyoruz. Bu eser sayesinde çok sayıda yerli ve yabancı ziyaretçinin Mardin'e geleceğini düşünüyoruz.''

Savcının iddiası: Seyfi Oktay Ergenekon üyesi

Eski Adalet Bakanı’nın da aralarında olduğu 11 kişi hakkında, 'Ergenekon örgütü üyeliği’ suçlamasının yer aldığı iddianame hazırlandı.

Seyfi Oktay geçen yılın haziran ayında gözaltına alınmış ve daha sonra serbest bırakılmıştı.

ntvmsnbc ve Ajanslar

İSTANBUL - Eski Adalet Bakanı Seyif Oktay'ın da aralarında bulunduğu 11 kişi hakkında, Ergenekon örgütü üyeliği ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçlamasıyla iddianame hazırlandı.

Özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Kansız tarafından kaleme alınan 251 sayfalık iddianame, İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.

İddianamede, 11 şüphelinin 7 yıl 6 aydan 17 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.

İdidanamede Oktay'ın yanı sıra, Ergenekon davası sanığı Chp Milletvekili Prof. Mehmet Haberal'ın oğulları Ali ve Bülent Haberal da yer aldı.

Seyfi Oktay'ın 1 numaralı sanık olduğu iddianamede, eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Oktay ile yaptıkları konuşmalara yer verildi.

Ergenekon davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi eski başkanı Köksal Şengün'ün de adının geçtiği iddianamede, Şengün'ün yönlendirilmeye çalışıldığı öne sürüldü.

Sinan Öztorun ve Zeynel Emre hakkında takipsizlik kararı verilen iddianame, 251 sayfadan oluşuyor.

2014'te 3 seçim, 7 oy

2014'te 3 seçim, 7 oy

2014'de 3 seçimin birleştirilmesi tartışılıyor. Bu formül ile, 2014'de Cumhurbaşkanlığı, TBMM ve yerel seçimler birleşirse, üç seçimde 7 oybirden atılacak.

Cumhurbaşkanlığı seçimi tartışmaları ile birlikde, genel ve yerel seçimlerin Çankaya ile birleştirilip 2014’de üç seçim birden yapılması gündeme geldi. İktidar partisinin desıcak baktığı bu formül ile, 2014’de Cumhurbaşkanlığı, TBMM ve yerel seçimler birleştirilecek, üç seçimde 7 oy birden atılacak.

 

Yerel seçimler son olarak 29 Mart 2009’da yapıldı. Belediye başkanlığı, il genel meclisi, muhtarlık, ilçe belediyeleri ve belediye meclisi üyeliklerinden oluşan yerel seçimlerin, Anayasa gereği 5 yılda bir yapılması gerekiyor.

 

Bu durumda 2014’de yerel seçim sandığı tekrar gelecek. Çankaya için ise 5 yıl mı 7 yıl mı tartışmasıdevam ediyor. TBMM’de bulunan Cumhurbaşkanlığı seçim kanununa konulacak bir geçici madde ile, Abdullah Gül’ün seçildiği tarihte 7 yıl olan görev süresini tamamlaması ve 12. Cumhurbaşkanından itibaren 5 artı 5 formülünün uygulanması hedefleniyor.

 

Böylelikle Gül’ün görevi 2014’de sona erecek ve 12. Cumhurbaşkanı bu tarihte halk tarafından 5 yıllığına seçilecek.

 

SEÇMENLER 7 OY BİRDEN ATACAK

 

Milletvekili genel seçimleri ise 2011’de yapıldı ve Anayasa’daki 4 yıllık süre nedeniyle, 2015’de yenilenecek. 2015’deki seçimin bir yıl erkene alınarak 2014’de yerel, genel ve Cumhurbaşkanlığı seçiminin aynı gün yapılması hedefleniyor.

 

Bu durumda birleştirilen üç seçimde, toplam 7 oy birden atılacak. Seçmenler, genel seçim veCumhurbaşkanlığı seçimi için birer oy verecek.

 

Yerel seçim için ise, il genel meclisi, belediye başkanlığı, belediye meclis üyelikleri, muhtarlıklar vebüyükşehirlerde ayrıca ilçe belediye başkanlığı için olmak üzere toplam 5 oy atılacak.

 

ANAYASA ‘’BİRLEŞTİRİN’’ DİYOR

 

Anayasa’nın 127. maddesi yerel ve genel seçimler arasında bir yıllık süre olduğu taktirde iki seçimin birleştirilmesine olanak tanıyor.

 

Bu maddede ‘’Mahallî idare seçimleri beş yılda bir yapılır. Ancak, milletvekili genel veya ara seçiminden önceki veya sonraki bir yıl içinde yapılması gereken mahallî idare seçimleri milletvekili genel veya ara seçimleriyle birlikte yapılır’’ hükmünü taşıyor.mynet

Kendi partisini ihbar etti

Kendi partisini ihbar etti

BDP'li Hasip Kaplan: Partimin faaliyetlerinin tümü Meclis tutanaklarında ve internet sitesinde de var, ihbar ediyorum...

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in BDP'ye yönelik sözlerine BDP'li Hasip Kaplan'dan tepki geldi. "Grubumuzun Başkan vekili olarak kendimizi ihbar ediyorum" diyen Kaplan, "Eğer İçişleri Bakanının emrindeyseniz, gelin bizim kapatılmamız için gereğini yapın. Değilseniz, lütfen şu İçişleri Bakanına da bir cevap verin" dedi.

TBMM'de bir basın toplantısı düzenleyen BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın dile getirdiği demokratik açılım paketini değerlendirdi. Demokratik açılım paketi için 'Yol temizliği' değerlendirmesini yapan Kaplan, "Beşir Atalay'ın torbasında ne varsa, bizim verdiğimiz teklifler onun on katı. Hükümet adına Atalay'ın bize teşekkür borcu var. Çünkü verdiğimiz kanun tekliflerinden geç de olsa yararlanma niyeti gösterdikleri için" diye konuştu.

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'i hükümetin kötü polisi olarak niteleyen Şahin, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in son günlerde yaptığı açıklamalara tepki göstererek şunları söyledi:
"'Kendimizi ihbar ediyorum. Grubumuzun Başkan vekili olarak ihbar ediyorum. Yargıtay Başsavcısına da buradan partimin faaliyetlerinin tümünü, Meclis tutanaklarında ve internet sitesinde de var, ihbar ediyorum. Biz bu çalışmaları yaptık. Eğer İçişleri Bakanının emrindeyseniz, gelin bizim kapatılmamız için gereğini yapın. Değilseniz, lütfen şu İçişleri Bakanına da bir cevap verin. Yürütme yargıya bu kadar müdahale etme hakkına sahip değilse, anayasayı ihlal ediyorsa, hak ettiği cevabı da 'yargı bağımsızdır' demeyi de Anayasa Mahkemesinden, HSYK'dan, Yargıtay'dan ve Yargıtay Başsavcısından bekliyoruz.''
BDP'li Hasip Kaplan, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın Kürt meselesiyle ilgili olarak mecliste yaptığı konuşmaya da değindi. Arınç'ıın hükümetin iyi polisi rolünü üstlendiğini kaydeden Kaplan, "Sayın Bülent Arınç'ın bütçe görüşmelerindeki Kürt sorunu ile ilgili konuşması kişisel, duygusal konuşması mıdır? Yoksa hükümeti bağlayan konuşması mıdır?" diye sordu.

VEKİL MAAŞI İÇİN 3 PARTİ ANLAŞIP BİZE GELDİ
Kaplan, basın toplantısı sırasında bir gazetecinin milletvekillerinin emekli maaşlarına yapılan zammı sorması üzerine, "AK Parti, MHP, CHP bir araya geldiler ve bu konuda bizden önce toplantılar yaptılar, anlaştılar. Bize geldiler. Bizde sorulduğu zaman teknik olarak ilk getirilen tüm tasarılara baktık. Evet sigortalı olan, BAĞ-KUR'dan gelen emekli olamıyordu. Eşitsizlik vardı. Bunun giderilmesi gerektiği konusunda, bizim önceden eşitlik konusunda görüşlerimiz vardı. Bu konuda anlaşmış olan 3 partinin bizi ikna eden teknik düzenlemeleri karşısında imza veren bir partiyiz" diyerek cevapladı. Milletvekillerine bir de eleştiri de bulunan Hasip Kaplan, "Maaşlarınız kadar gösterdiğiniz dik duruşu gelin asgari ücretliler, memur emeklileri ve çalışanlar için yapalım. Bunları bir pakete alalım ve birlikte köklü bir çözüm getirelim. Var mısınız?" diye sordu.mynet

Cumhurbaşkanı'ndan "mutlu" beklenti

Cumhurbaşkanı'ndan "mutlu" beklenti

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, milletvekili emekli aylıklarına zam yapan düzenlemeyi veto etmesi halinde "mutlu olacaklarını" söyledi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, milletvekili emekli aylıklarına zam yapan düzenlemeyi veto etmesi halinde ''mutlu olacaklarını'' söyledi. Kılıçdaroğlu, bugünkü çalışmalarını TBMM'deki makamında sürdürdü. TBMM'den ayrılırken, ''Cumhurbaşkanı'ndan, maaş düzenlemesine ilişkin yasaya yönelik veto bekliyor musunuz?'' yönündeki soruya Kılıçdaroğlu, ''Mutlu oluruz'' karşılığını verdi. Kılıçdaroğlu, Gül ile bir görüşme yapıp yapmayacağına ilişkin soruyu da ''Mutlu oluruz'' diye yanıtladı.mynet

Gül: Yakışıksız bir durum, çözülmeli

"Yakışık almayan bir durum" diyen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, görev süresiyle ilgili kararın bir an önce netleşmesini arzu ettiğini söyledi.

AA

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, görev süresiyle ilgili konuştu.

Süreyle ilgili bir şey söylemeyeceğini dile getiren Gül, "yakışıksız bir durum ortaya çıkıyor" değerlendirmesinde bulundu ve konunun bir an önce çözülmesini arzu ettiğini ifade etti.

Gül, siyasetle ilgii herhangi bir beklentisi olmadığını da kaydetti.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül şöyle konuştu:
''Bu konuyla ilgili öngörülebilirlik çok önemli. 5, 7 yıl meselesi. Ben bu tartışmaların hiçbirine girmedim. Görev süremle ilgili bir şey söylemem. Bu konuyla ilgili karar neyse, bir an önce netleşmesini çok arzu ederim çünkü yakışık almayan bir durum ortaya çıkıyor.''

Gül, cumhurbaşkanlığı döneminin sonrasıyla ilgili olarak, cumhurbaşkanlığı görevini hakkıyla yapmak dışında bir düşüncesi olmadığını belirterek, ''Siyasetle ilgili herhangi bir hesabım ve beklentim yok'' dedi.