'Hükümet BDP'yi kapatma hazırlığı yapıyor'
BDP lideri Selahattin Demirtaş, partilerinin kapatılması yönünde hükümetin bir hazırlık içinde olduğunu belirterek, İçişleri Bakanlığı'nın bu konuda emniyet birimlerine gizli bir talimat göndererek, delil toplattığını söyledi.
ntvmsnbc
DİYARBAKIR - BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, partilerinin kapatılması yönünde hükümetin bir hazırlık içinde olduğunu belirterek, “Bir kapatma davası Anayasa Mahkemesi tarafından kabul edilir mi tabii ki bunları bilemiyoruz. Fakat böyle bir hazırlık hükümet tarafından yürütülüyor, bunu biliyoruz” dedi.
İçişleri Bakanlığı'nın bu konuda emniyet birimlerine gizli bir talimat göndererek, delil toplattığını ifade eden Demirtaş şöyle konuştu:
"İçişleri Bakanlığının emniyet birimlerine böyle gizli bir talimatının olduğunu duyduk. BDP ile ilgili her yerde delil toplanması, delil oluşturulması ve savcılıklara iletilmesi, savcılıklar aracılığıyla da Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iletilmesi konusunda bir hazırlık olduğu bilgisi, duyum itibarıyla en azından ortada vardır. Dolayısıyla hükümetin bu yönlü bir girişimi olacak. Fakat bu bir kapatma davasına dönüşür mü bilmiyorum…”
Barış ve Demokrasi Partisi Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ın açıklamalarından dikkat çeken bölümler şöyle:
İLK ADIM: KCK TUTUKLULARININ BIRAKILMASIHükümetin kendi içindeki çelişkili gibi görünen tutumu bize göre aynı projenin ayakları ve parçalarıdır. Yani İçişleri Bakanı’nın söyledikleri ve yaptıklarıyla KCK operasyonları ile Sayın Arınç ve Sayın Atalay'ın Kürtlerin haklarına dair söyledikleri birbirini tamamlayan şeylerdir. Çünkü biz şunu hissediyoruz: Evet Türkiye'de Kürtlerin inkârı artık mümkün değil. Kürtlerin haklarının inkarı da mümkün değil. Ama bu noktaya gelmişken Kürtlerin bütün örgütlü yapılarını dağıtarak, tasfiye ederek, Kürt örgütlerini zayıflatarak, bazı açılımlar yapılabilir ve bu Kürt toplumuna zoraki olarak kabul ettirilebilir. Projenin özü budur.
Siyasi tutuklamaların, Bakanlar Kurulu’ndan planlandığını Beşir Atalay'ın kendisi söyledi zaten. Siyasi tutuklamalara son verilmesi ve bu arkadaşlarımızın serbest bırakılması lazım. İkinci somut adım ise anayasada sadece Kürtlerin değil, Türkiye'de yaşayan bütün toplulukların haklarının, inançlarının kimliklerinin, dil haklarının, özgürlüklerinin güvence altına alındığına dair, komisyonda görev yapan AKP'li üyelerin beyanda bulunması ve bunun önünün açılması gerekir.
‘İMRALI İLE NE GÖRÜŞTÜKLERİNİ AÇIKLASINLAR’Türkiye kamuoyu kesinlikle yanıltılıyor. Hükümetin elinde her türlü bilgi var. Belge var. Çıksın kamuoyuna açıklasın. PKK ile KCK ile neler görüştüler? İmralı ile neler görüştüler? Süreç nerede koptu? Çıkıp bunları açıklasınlar. Sanki tam barış gelecekti, tam Kürt sorunu çözülecekti de birileri buna engel olmaya çalıştı gibi bir hava yaratılmaya çalışılıyor. Bu yanlıştır.
Karşılıklı olarak silahlar susturulmalıdır ve siyaseten çözüm yolları diyalog ile açık tutulmaladır. Müzekereler yeniden daha daha sağlıklı başlamaladır. Başka çaresi yok. Yaz-kış operasyon yaparak Kürt sorunu çözülmez. Daha fazla kan dökülür, bu hepimizin içini yakar. Daha fazla kan dökülmesi bu ülkede Türkün de Kürtün de zararınadır.
‘KIYAK EMEKLİLİK VİCDANLARI YARALADI’Kıyak emeklilik’ yasası elbette ki kamu vicdanını yaralayan bir konu olmuştur. Parlamento bu konuyu yanlış bir şekilde ele almıştır. Gece yarası orada bulunan bir kaç vekilimiz yasanın içeriğine dair tam bilgi sahibi dahi olmadan emekli milletvekillerinin statüsü ile ilgili teknik bir düzenleme olduğuna dair tartışma yürütüyorlar. Orda bulunan arkadaşlarımız önergeyi destekliyor. O saatte ne grup toplanmıştır, ne tartışmamız olmuştur. Biz emekli milletvekillerinin statüleri ile ilgili bir karmaşa olduğunu kabul ediyoruz, yasal bir düzenlemeye ihtiyaç var. Ama bu şekilde yapılması doğru olmamıştır. Parlamento bu konuda özeleştiri vermek zorundadır. Düzeltilemeyecek bir konu değildir. İşçi memur ücretleri ve özlük hakları ile ilgili bu kadar sıkıntı varken alelacele bu şekilde düzenleme yapılması parlamento açısından olumlu bir tutum olmamıştır."
0 yorum:
Yorum Gönder