6 Mart 2012 Salı

Bir tavuk parçasına 8 bin dolar

Bir tavuk parçasına 8 bin dolar

Dışı çıtır kaplamalı tavuk parçası, ABD'nin kurucu başkanlarından George Washington'ın madeni para üzerindeki fotoğrafına benzediği gerekçesiyle internet üzerinden satışa sunuldu.



ntvmsnbc

Üç yıllık tavuk parçası, bozulmaya yüz tutmuş olmasına rağmen internetteki açık artırmada 8 bin 100 dolara kadar çıktı.
Söz konusu fikir ABD'nin Nebraska eyaletinde yaşayan Rebekah Speight'a ait. Speight bu açık arttırmadan 15 bin dolar bekliyordu.
Rebekah Speight, George Washington benzeri tavuk parçasından elde edeceği parayla 50 çocuğu bir kilisenin yaz kampına götürmeyi hedefliyordu.
Ancak açık artırma ABD yasalarına takıldı. Gıda ürünlerinin açık artırmayla internet üzerinden satılması yasak olduğundan Ebay, "tavuk parçası" müzayedesini dün akşam itibarıyla sonuçlandırmak zorunda kaldı.

Barda 570 bin TL hesap ödedi

Barda 570 bin TL hesap ödedi

İngiltere'nin Liverpool şehrindeki bir gece kulübünde eğlenen iş adamı masraftan kaçmadı ve oradaki herkese içki ısmarladı. Çıkışta da 204 bin sterlin (yaklaşık 571 bin TL) tutarında hesap ödedi.

ntvmsnbc

İSTANBUL - İngiltere'nin Liverpool şehrindeki Hilton otelinin barına giden bir iş adamı 125 bin sterlin (yaklaşık 350 bin TL) değerindeki dev şampanyayı açtırıp bardakilere ikram etti.
Gecel kulübündekilerin şaşkın bakışları arasında bara getirilen ve 40 şişe normal şampanya şişesine eş değer olan şampanya VIP odasındaki misafirlere ikram edildi.
Londra'lı olduğu belirtilen ve adı açıklanmayan iş adamının toplam 204 bin sterlin (yaklaşık 572 bin TL) hesap ödediği belirtilirken bahşiş olarak da 18 500 sterlin (yaklaşık 51800 TL) bıraktığı açıklandı.
Gece kulübünün işletmecisi George Panayiotou iş adamı için DJ’e özel parçalar çaldırdıklarını söylerken şampanya kadehlerini iş adamının şerefine kaldırdıklarını ve çok eğlendiklerini söyledi. 
Panayiotou sözlerine şöyle devam etti: "Misafirimiz 10 kişilik bir grupla özel bir masada eğleniyordu. Şampanya geldikten sonra etrafı kalabalıklaştı çünkü herkese içki ısmarlamaya başladı."

Servetlerini bilim için ODTÜ'ye yatırdılar!

Servetlerini bilim için ODTÜ'ye yatırdılar!

En zengin Türk listesinde 90. sırada yer alan Dr. Yalçın Ayaslı ve eşi Serpil Ayaslı, bilimsel araştırmaların yapılacağı merkez için milyonlarca dolar harcadılar.

ntvmsnbc ve Ajanslar

Türkiye'de ilk kez uygulanan membran sistemiyle elektriğini kendi üretiyor, suyu arıtıp yeniden kullanıyor, enerjiyi verimli kullanıyor...
Ağırlıklı olarak savunma sanayii projeleri olmak üzere 11 değişik daldaki araştırmalara evsahipliği yapacak, en iyi puanlı öğrenciler girecek; süper beyinler süper projeler çıkaracak.
Ve amaçlardan biri, üç boyutlu televizyonları gözlüksüz izleyebilmek...
Adı geçen yer, Forbes Dergisi tarafından 'En Zengin 100 Türk' listesinde 90. sırada gösterilen ve uzun yıllardır ABD'de yaşayan Dr. Yalçın Ayaslı'nın ODTÜ'de kurduğu merkez.
1968 ODTÜ mezunu olan Ayaslı ve 1973 ODTÜ mezunu olan eşi Dr. Serpil Ayaslı, yapımı iki yılda tamamlanan 'Ayaslı Araştırma Merkezi için milyonlarca dolar harcadı.

'Petrol yeni Yunanistan'

'Petrol yeni Yunanistan'

HSBC Başekonomisti Stephen King, petrolün Yunanistan'ın yerini alarak yatırımcının yeni endişe kaynağı haline geldiğini kaydetti.



ntvmsnbc

İSTANBUL - Petrol fiyatlarında hareketlilik sürüyor.
Brent ham petrolü İran'ın petrol arzına ilişkin endişeler ve bu ülkenin nükleer programı konusundaki gerginliğin, talep ve küresel ekonomide yavaşlamaya bağlı endişeleri bastırmasıyla yükselerek varil başına 124 dolara yaklaştı.
Yatırımcıların kaygıları, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun ABD Başkanı Barack Obama ile görüşmesinin ardından İran'a karşı olası askeri girişim konusunda tutum değiştirdiği yönünde bir işaret görememelerinin ardından artmıştı.
Petrolle ilgili HSBC'den ilginç yorum geldi. HSBC, petrolün yeni Yunanistan olduğunu söyledi. HSBC Başekonomisti Stephen King, petrolün Yunanistan'ın yerini alarak yatırımcının yeni endişe kaynağı haline geldiğini kaydetti.
Kıng, petroldeki yükselişin sürmesi halinde gelişen ülkelerdeki iyileşmenin zarar göreceğini ve enflasyonun gelişen ülkelere geri döneceğini ifade etti.
O'NEILL: EN BÜYÜK TEHLİKE PETROL
Goldman Sachs Varlık Yönetimi Yönetim Kurulu Başkanı Jim O'neill da piyasalar için en büyük tehlikenin yükselen petrol fiyatları olduğunu söyledi. Kariyeri boyunca petrol fiyatları ne zaman yükselse bunun piyasalara çok büyük zarar verdiğini belirten O'neill, petrol dışında piyasalar için önemli bir tehlike olmadağını kaydetti.

Emine Erdoğan için hazırlıklar tamam

Emine Erdoğan için hazırlıklar tamam

Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın iki kez ertelenen Uludere ziyareti bugün gerçekleşiyor. Erdoğan için alınan güvenlik önlemleri dikkat çekiyor.

ntvmsnbc

ŞIRNAK - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, hava operasyonunda yaşamını yitiren 34 kişinin ailelerini ziyaret etmek üzere Uludere'ye bağlı Ortasu köyüne gidiyor.
Emine Erdoğan, sabah saatlerinde hava yolu ile önce Diyarbakır'a oradan da helikopterle Uludere'ye bağlı Ortasu köyüne ulaştı.
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ile bazı milletvekili eşlerinin de aralarında bulunduğu heyetle köye giden Emine Erdoğan, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin hava operasyonunda yaşamını yitiren 34 kişinin aileleri ile görüşecek.
Bu arada, ziyaret nedeniyle köyde geniş güvenlik önlemleri alındı.
Emine Erdoğan daha önce iki kez Uludere'ye gitmek için hazırlık yapmış, ancak hava şartları ziyarete izin vermemişti.

'Başbakan sorumlulara hadlerini bildirmeli'

'Başbakan sorumlulara hadlerini bildirmeli'

MHP lideri Devlet Bahçeli, Pozantı Cezaevi’nde tutuklu çocuklara cinsel istismar iddialarına değindi ve "AKP iktidarında bu çürümüşlüklerin ardı arkası kesilmiyor" dedi. Bahçeli, "Başbakan Erdoğan sorumlulara hadlerini bildirmeli" dedi.

ntvmsnbc

ANKARA - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu.
Bahçeli'nin konuşmasından satırbaşları şöyle:
"Türkiye sıkıntılı bir sürçten geçmektedir. Aziz milletimiz şaibelerin yaygınlaştığı bir dönemde yaşamaktadır. Bize göre subuta erdirilmesi gereken 3 konu vardır.
Birincisi Pozantı'da yaşandığı iddia edilen vakalar zinciridir. Çocuk mahkumlara karşı işlenen suçlar, taciz ve tecavüzle ilgili iddialardır. Pozantı'da meydana gelen ahlaksızlıklar tablosu, iktidarın gevşek uygulamalarından feyzalmıştır. İşiten herkesin kanını donduran bu hadise ileri demokrasi ortamında gelişmiştir. AKP iktidarında bu çürümüşlüklerin ardı arkası kesilmiyor. Soruşturmalar ve görevden almalar caydırıcı ve önleyici olmamıştır. Bir grup çocuğun taciz, tecavüz ve şiddete maruz kalması ahlak faciası olarak AKP'nin alnına kazınmıştır. AKP sorumluluğu altında bulunan kurumların suçlu ve sapıklara teslim olduğunu göremeyecek kadar bilincini kaybetmiştir. Buna dur demek gerekir.
Pozantı'daki pisliğin müfettiş soruşturmalarıyla ve 200 çocuğun Sincan'a nakledilmesiyle temizlenmesi mümkün değil. Buna benzer adli ve hukuki yaptırımlara daha önce de müracaat edilmiştir. Bunların sorumlusu AKP'nin gözü dönmüş kişilere karşı yaklaşımıdır.
Pozantı'da çocuk mahkumların ırzına, kişiliklerine, haysiyetine, dokunulmazlıklarına kasteden hastalıklı ruhların cezasız kalmaması için harekete geçilmelidir. Başbakan Erdoğan sorumlulara haddini bildirmelidir.
Alevi İslam inancına sahip vatandaşlarımızın evlerine işaret konulmasının ardındaki gerçeğin aydınlanmasını acilen bekliyoruz. Laik-antilaik kutuplaşmaları, kışkırtmalar hepimizi olumsuz etkilemiştir. Bu sır perdesinin aralanmasını en kısa zamanda bekliyoruz. AKP'li bakanın çocuk işi olduğu açıklaması da bizi hiç tatmin etmemiştir. Bu sığ ve basit izahat bizi teskin edici değildir. Çocukça bir iş olsa bile, arkasındaki varsa azmettirici unsurlar bulunmalıdır. Bizim anlayışımızda Türk milletinin her ferdinin birbirinden üstünlüğü yoktur. Ay yıldızlı bayrağımızın etrafında toplanan, vatanımıza evi gibi bakan, tarihimize toz kondurmayan herkes, bizim için yeri doldurulamayacak bir değerdir. Temenni ederiz ki Adıyaman'daki ev işaretlemeleri bir çocuk işi olsun ancak oyundan itibaren kalsın."

'CHP'ye yüz değil, doku nakli lazım'

'CHP'ye yüz değil, doku nakli lazım'

Başbakan Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuşuyor.

ntvmsnbc

ANKARA - Başbakan Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuşma yapıyor.
Dünya Kadınlar Günü hakkında konuşan Erdoğan, "8 Mart'ta Mardin'de olacağım. Dünya Kadınlar Günü'nü Mardinli kadınlarla kutlayacağız. Üniversitelerde kız çocuklarına faşizan dayatma ve baskıya biz son verdik. Sağlık alanındaki reformlarla çilekeş Anadolu kadınlarını biz gözettik. Kadınlara yönelik şiddete sıfır tolerans gösterdik. Bu hafta Genel Kurul'a gelmesi beklenen tasarıyla inşallah kadına yönelik şiddete de en kapsamlı önlemler getiriyoruz. Sadece kadın demeyeceğiz, her iki taraf da olabilir. Bugün buradan 8 Mart vesiyesiyle Van'ın kadınlarını, depremzede hanım kardeşlerimizi yürekten selamlıyorum. Uludere'de yakınlarını kaybetmiş hanım kardeşlerimizi selamlıyorum. Özellikle Filistin'in, Gazze'nin, Hama'nın, Humus'un mazlum ama mağrur kadınlarını selamlıyorum" dedi.
Erdoğan konuşmasında Suriye'yle ilgili gelişmelere değindi ve yine Esad'a seslendi. Erdoğan şunları söyledi: "Son günlerde saldırılar insanlık dışı bir vahşet görünümü almaya başladı. Suriye'den sağlıklı ve net bilgiler almak mümkün olmuyor. Suriye yönetimi kendi halkını katletmeyi bir kez daha acımasızca sergilemeye devam ediyor. Uluslararası toplum bunu izlemekle yetiniyor. Uluslararası toplum bu vahşete ortak oldu. Akan kan katliamları gerçekleştiren zalimlere olduğu kadar, seyirci kalan ülkelerin tarihlerine kara bir leke olarak yazıldı. Suriye'deki katliama sessiz kalan ülkelere sesleniyorum. Kriz karşısında çözüm üretemeyen kuruluşlara sesleniyorum. Masum bir çocuğun akan bir damla kanı, her türlü stratejinin kat be kat üzerindedir. Bir damla gözyaşı film izler gibi katliamı izleyenlerin ellerine yüzlerine yapışır ve oradan da hiçbir zaman çıkmaz. Buradan Beşar Esad'a yine hatırlatıyorum. Babasının yaptıklarının hesabı bu dünyada sorulmadı, ama er ya da geç bu katliamın hesabı oğul Esad'dan sorulacak. Suriye şehirlerinde akan kan yerde kalmayacak. Daha fazla vakit kaybetmene Arap Ligi planı uygulamaya konmalıdır. Suriye halkı asla yalnız değildir."
MERKEZ BANKANIZ NAL TOPLARSA BİTERSİNİZ
Türkiye ekonomisine yönelik değerlendirme yapan Başbakan sözlerini şöyle sürdürdü: "İşsizlik 2011'de yüzde 9.8'e geriledi. Böylece son 10 yılın en düşük oranına ulaştık. Şubat ayında ihracatımız bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 10.4 arttı. 2011'in tamamında ihracat 135 milyar dolarla tüm zamanların rekorunu elde etti. Şu an döviz rezervimiz altın dahil 89 milyar dolar. MHP, DSP hükümetinin IMF'ye borcu 23.5 milyar dolardı. Son geldiğimiz nokta 2.8 milyar dolar. Onlar borçlandı, biz ödedik. Bunlar başka şeylerle avundular. MHP'ye gönül veren kardeşlere sesleniyorum. Ben rakamlarla konuşuyorum. Bunların bu ülkeye kazandıracağı hiçbir şey yok. Eğer sizin Merkez Bankanız nal toplarsa bitersiniz. Kasaları dolu olursa stand-by anlaşman senin olsun der yolumuza devam ederiz. Şu anda biz IMF'nin de ortağıyız. Ondan gelecek paraya ihtiyacımız yok.
YALAN MAKİNESİ SÖZÜ İLTİFAT
TL için önemli bir adım attık. TL'den biz sıfırı attığımız zaman birileri enflasyon patladı diyordu. Bunu diyenlerden biri Taksim'e çıkar dört ayaklı bilmem ne gibi anırırım diyordu. Herhalde onu şimdi köşesinden icra ediyor. TL'den altı sıfır atıldı, enflasyon patladı mı, çatladı. İki hanelide aldık, yıl sonu itibariyle 10 küsürle kapadık ama yine azalma var. MB simge için bir yarışma açtı. Birinci olan çalışma üzerinde MB'nin tasarımcıları da bazı düzenlemeler yaptılar. Simge açıklanınca Türkiye'de tahminden çok daha fazla sanat eleştirmeni olduğunu fark ettik. Alttan bakınca şuna benziyor, aynaya tutunca şu oluyor diyerek zorlama yorumlar yapıldı. CHP'yi özellikle tebrik ediyorum. Hayal güçlerini zorlayarak simgede RTE harflerinin bulunduğunu iddia ettiler. Bu iddialarını da kamuoyuna duyurdular. Mübarek CHP değil, Cumhuriyet Hayal Partisi. Devlet Bahçeli bunun gerisinde kalır mı, hayal dünyası çok daha geniş. Bir süredir hayal bahçesinde yaşıyor. Sıfırları silip çıkarıp 40'ıncı yılında MHP'yi iktidara taşıyacaktı. Ama evdeki karmaşık hesap çarşıda tutmadı. Bir tanesi komisyonda 12 saat konuşmuş. Hangi çözüm önerisiyle geldiniz. Yapılanı kötülemekten bir milim öteye gidemediler. Bunların siyaset anlayışı sadece çamur atmak, sadece iftira atmak, yalan söylemek üzerine kurulu. Ben seçim sürecindeki iddiaları nedeniyle CHP Genel Başkanı'na şunu söylemiştim. Hesap uzmanı olarak işe başladın ama yalan uzmanı oldun. Yürüyen yalan görmek istiyorsanız CHP Genel Başkanı'na bakın demiştim. Belli ki çok alınmış, bana 6 defa yalan makinesi dedi. Peki yalan makinesi nedir? Yalanı test eden yalanı ortaya çıkaran cihazdır. Farkına varmadan bize iltifat ediyor, teşekkür ederim.
CHP'NİN DOKU NAKLİNE İHTİYACI VAR
Kaset operasyonuyla çok başarılı yüz nakli gerçekleştirildi. Ama CHP'nin toplumsal dokuyla uyuşacak doku nakline ihtiyacı var. CHP'nin önce genlerini değiştirmesi gerekiyor. Geçen hafta çıktı AK Parti'yi 28 Şubat'ın ürettiğini söyledi. 28 Şubat'ta davulları siz çalıyordunuz. Müdahaleye neden çanak tuttunuz. Piyon olarak kullanılmaş ikna odalarının mucitlerini neden partinizden milletvekili yaptınız? AK Parti'ye kapatma davası açıldığında Ankara'da hakimler var diyen siz değil miydiniz? Bizi arkadan hançerlemekle itham eden Kılıçdaroğlu bu iftiralarını Eski Genel Başkanı'nın gözünün içine baka baka yapıyorlar. Biz AK Parti'yi kapatılan partinin arkasından kurduk. Ama siz eğer Brütüs arıyorsan aynaya bak. Aynaya baktığında ziyaretine gidip çıktığında 'aday olmayacağım' deyip aday olan bir Brütüs göreceksin. Yüz nakli yapıldı ama genler aynı. 28 Şubat değil mi İmam Hatiplerin orta kısmını kapatan. Ona sahip çıkan kim, sensin. Kızlarımızın üniversiteye gidebilmesinin önünü açmak için yapılan yasayı Anayasa Mahkemesi'ne götüren sen değil misin?
TÜSİAD'I TEBRİK EDİYORUM
28 Şubat mimarlarının zihniyeti, eğitim sistemi üzerinde ağır tahribata neden oldu. Kademeli eğitimle 28 Şubat'ın son izini siliyoruz. Milli Eğitim şuralarında yapılan araştırmaların ışığında bu düzenlemeyi gerçekleştiriyoruz. Elitlerin, patronların talepleri değil, milletin talepleri doğrultusunda bir adım atiyoruz. Ben TÜSİAD'a hafif yollama yaptım, rahatsız oldular. Biz Zekai Baloğlu'nu iyi biliriz. O raporu hazırlatan TÜSİAD aynı TÜSİAD değil miydi? Ben İmam Hatip mezunu bir Başbakan'ım. Beni üniversiteye almadılar. Gideceksin bir de lise bitireceksin. O dönemdeki bütün arkadaşlarımız gittik bir daha lise bitirdik. Bize hendek atlattılar. Buna rağmen yine hazmedemiyorlar. İsteseniz de, istemeseniz de bu millet sahip çıkıyor. 21.5 milyon oy böyle geldi. Biz 75 milyonu kucaklıyoruz. Ben yine de TÜSİAD'ı tebrik ediyorum. TÜSİAD tutarlı davranıyor. Ama CHP'ye de tavsiyemiz eğilmeden ne söyleyeceğini açık açık söyle. Omurgalı bir duruş sergile. İkna odalarının mucitleri Danıştay'a gidiyor. 4+4+4'ün önünü kesmek için. TBMM artık yasayla bu işin de noktasını koyacaktır."
HOCALI'DAKİLER DE BİZİM KARDEŞİMİZ
Hocalı katliamını anma mitingiyle ilgili konuşan Erdoğan, "Katliamı anma mitingi üç beş seviyesiz pankantın gölgesinde bırakılması haksızlıktır. Güvenlik güçleri gereken işlemleri yapıyor. Bu istisnai fotoğraf karesinden yola çıkarak marjinal kesimlerin görüntüsünden yola çıkarak imajı zedelemeye kimsenin hakkı yoktur. Onlar Ermeniler tarafından katledildi. Onlar sizin kardeşiniz oluyor, bizim de Hocalı'dakiler kardeşimiz." dedi.
HASSASİYETLERİ KAŞIMAYIN
Adıyaman'da 25 evin kapısına işaretlemeler yapıldığını hatırlatan Erdoğan, "Alevi olmayan vatandaşların evine de işaretlemeler yapılmış. Bir CHP'li vekil çıkıyor, 200 evin kapısının işaretlendiğini iddia ediyor. Burada bir kışkırtma üretmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Hayallerinin sınırı yok. Meseleyi Kahramanmaraş, Sivas olaylarına kadar götürdüler. Medya böyle hassas konuyu farklı yerlere çekerek hassasiyetleri kaşıyor. Olayın boyutu netleşmeden Alevi vatandaşları rahatsız edecek duruma getirmek provokasyondur. Biz belli bir inancın iktidarı değiliz" diye konuştu.
EMEKLİLER ARASINDAKİ ADALETSİZLİĞİ GİDERDİK
Başbakan Erdoğan, Emeklilerin enflasyona ezilmesine müsaade etmediklerini belirterek, "Biz Türkiye'de emekliyi koruyor, gözetiyor, refah seviyesini yukarı çekiyoruz. İntibak Yasası'nı çıkaracağımızı ilan etmiş, sözünü vermiştik. Seçimlerin hemen ardından çalışmalara başladık. Kanun tasarısını TBMM'ye gönderdik. Genel Kurul'da kabul edildi. Düzenlemeyle 2000'den önce emekli olan SSK emeklileri arasındaki maaş adaletsizliği gideriliyor. Bunu yaparken yeni eşitsizliğe yol açmamak için azami hassasiyet gösterdik. 1.9 milyon emeklinin aylığında 50-339 lira arasında bir artış olacak. Bağ-Kur'da da 12 bin kişiyi kapsama aldık. Memur emeklilerinin aylıklarında farklılaşma olmadığı için kapsama almadık" dedi.

En Çok Okunan Haberler

Google Arama