25 Ocak 2012 Çarşamba

Böbrek Vakfı tuza savaş açtı

Böbrek Vakfı tuza savaş açtı

Tuz, günlük tüketim miktarının üzerine çıktığında yaşamsal risk taşıyan hastalıkları tetikliyor. Türk Böbrek Vakfı da bu nedenle tuz tüketimiyle ilgili yeni önerilerde bulundu.

AA

ANKARA - Türkiye'de özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki illerde kişi başına günlük 6 gram yerine 24 grama kadar çıkabilen aşırı tuz tüketiminin engellenebilmesi için harekete geçen Türk Böbrek Vakfı, paketli gıdalardaki kodeksin değiştirilmesini, yemek salonlarında masalardan tuzlukların kaldırılmasını, tuzla ilgili çalışmaların Milli Eğitim Bakanlığınca müfredata alınmasını talep ediyor.
Uluslararası Böbrek Vakıfları Federasyonu ve Türk Böbrek Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Timur Erk, günlük yaşamda çok sık kullanılan tuzun (sodyum klorür) çok önemli bir kimyasal olduğunu, her kimyasalın aynı zamanda ilaç görevini üstlendiğini belirterek, ilaç kullanımında da tuzda da mühim olan unsurun miktarı olduğunu söyledi.
AZI YARAR, ÇOĞU ZARARTuz için ''Azı yarar, çoğu zarar'' diyen Erk, bir kişinin gün içinde ortalama 6 gram tuz alması gerektiğini ifade etti. Erk, Türkiye'de aşırı tuz tüketiminin olduğunu vurgulayarak, ''Proteinin fazla tüketildiği Güneydoğu Anadolu bölgesindeki illerde, özellikle Adana ve Urfa'da tuz, 3-4 misli daha fazla tüketiliyor'' dedi.
Türk Nefroloji Derneği ve Türk Böbrek Vakfı tarafından yapılan araştırmaya göre, Türkiye genelinde kişi başı tuz tüketiminin 18 gram olduğuna dikkati çeken Erk, ''Ama Güneydoğu Anadolu ve Güney Anadolu'da ne yazık ki günlük kişi başı tuz tüketimi 24 grama kadar çıkabiliyor'' dedi.
AŞIRI TUZ BÖBREKLERİ VURUYORTimur Erk, fazla tuz tüketiminin hipertansiyon, kalp ve böbrek hastalıklarını tetiklediğinin altını çizdi. Tuz tüketiminin mutlaka azaltılması gerektiğinin altını çizen Erk, ''Türkiye genelinde günlük tuz kullanımını, 18 gramlardan 15 grama dahi düşürsek hastane masraflarından Türkiye'ye yüzde 20'lik kazanç sağlamış olacağız. İngiltere'de bu şekilde yüzde 22 kazanç sağlandığı belirlenmiştir'' diye konuştu.
Türkiye'de tuz tüketiminin azaltılabilmesi için damak tadının değiştirilmesi gerektiğine işaret eden Erk, Türk insanının beslenmesinin yüzde 40'ını unlu gıdalardan karşıladığını ve her 300 gramlık ekmeğin içinde genellikle 2 gram tuz bulunduğunu söyledi. Erk, İstanbul Halk Ekmek Genel Müdürlüğünün, vakfın yürüttüğü çalışmalardan esinlenerek ekmekteki tuz miktarını 1 grama düşürdüğünü, bunun mutlaka yaygınlaştırılması gerektiğini belirtti.
MASALARDAN TUZLUK KALDIRILSINGıdalardaki tuz miktarının azaltılabilmesi için yapılabilecekler hakkında TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Cevdet Erdöl ile geçen günlerde görüştüklerini anlatan Erk, şunları kaydetti:
''Yapılan görüşme çok olumlu geçti, kendisi son derece destek veriyor. Önümüzdeki toplantılardan bir tanesinde komisyon toplanacak ve ilgili bakanlıkların müsteşarları ve genel müdür yardımcıları, tüm endüstriyel kuruluşlar ile federasyon temsilcileri, bütün restorancılar federasyonu yöneticileri ve tuz üreticileri bir araya gelecek. Bunun uygulamaya geçirilmesi için ilk adımlar atılacak. Biz, Dünya Sağlık Örgütünün de çağrısını yaptığı paketli gıda ürünlerindeki kodeksin değiştirilmesini istiyoruz. Bunun için öngördüğümüz değişikliği ilettik. Teklifimizin gerçekleşmesi halinde tüm paketli gıdalarda 'Bu üründe X miktarda tuz bulunmaktadır' ibaresi yer alacak. Tüm paketli gıdalarda tüketicinin görebileceği bir şekilde içerdiği tuz miktarı belirgin bir şekilde yazacak. Bunda Tarım Bakanlığı yetkili olacak ve işlemleri yürütecek.''
Yemek salonlarında da bir düzenlemeye gidilmesini arzu ettiklerini ifade eden Erk, şöyle konuştu:
''Masalara konulan tuzlukların delik sayısının azaltılarak 1'e indirilmesini, hatta masalara hiç tuzluk konulmamasını istiyoruz. Müşteri tarafından talep edildiğinde getirilmesini uygun buluyoruz. Bu durum Finlandiya'da 15 yıldır uygulanıyor. Finlandiya'da tuzluk talep üzerine masaya getiriliyor. Fastfood zincirlerinden de bu çalışmalara destek geldi. Bazı markalar, tepsilere paket tuzları talep olmadığı takdirde koymuyorlar. Tuzun azaltılması konusunda başta büyük direnişler olacaktır. Bu tamamen alışkanlıkların değişmesiyle doğru orantılı, sigara örneğinde olduğu gibi. Sigara yasaklandığı zaman büyük bir hengâme yaşandı. Ancak gelinen noktada Türkiye genelinde sigara tüketimi yüzde 20 azaldı, önemli olan budur.''
MÜFREDATLA BİLİNÇLENDİRME İSTİYORUZTimur Erk, bilinç yaratmanın ve duyarlılığı arttırmanın eğitimden geçtiğine işaret ederek, bunun için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından müfredatlara tuzla ilgili bilinçlendirmeyi yaratacak çalışmaların sokulmasını da istediklerini belirtti.
İlköğretim çağlarında davranış değişikliğinin çok daha kolay olduğuna değinen Erk, ''Sayın Milli Eğitim Bakanımızla bu anlamda herhangi bir görüşmemiz olmadı. Ancak, önümüzdeki günlerde kendileriyle irtibata geçeceğiz'' dedi.
Özellikle kadınların bu konuda bilinçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Erk, halkın çok izlediği dizilerde de az tuz tüketilmesine ilişkin vurgu yapılmasını istediklerini dile getirdi. Erk, ''En son bir dizide senaryo gereği restoran sahibi olan Metin Akpınar müşteri kaybetmeyi göze alarak masalardan tuzlukları toplattı. Bu ve benzeri mesajlar sık verilmeli'' diye konuştu.

Dünyanın en değerli 'elma'sı

Dünyanın en değerli 'elma'sı

Apple, 418.89 milyar dolarla dünyanın piyasa değeri en yüksek şirketi oldu.

AA

NEW YORK - ABD'li teknoloji şirketi Apple, ExxonMobil'i geçerek dünyanın piyasa değeri en yüksek şirketi oldu.
Apple'in bu ünvanı kazanmasında bugün açıkladığı çeyrek dönem bilançosu etkili oldu.
New York Borsası'nın açılışında Apple'ın hisseleri yüzde 6.80 artarak 449 dolara yükseldi. Şirketin piyasa değeri de 418.89 milyar dolara ulaştı.
Enerji şirketi ExxonMobil'in hisseleri ise yüzde 0.88 değer kaybederek 86.56 dolara gerilerken, piyasa değeri 414,76 milyar dolar oldu.
iPhone ve iPad'in sahibi Apple, 31 Aralık'ta sona eren üç aylık dönemde net kârını yüzde 118 artırarak 13.1 milyar dolara, hisse başına karını da 13.87 dolara yükseltti. Analistler, şirketin söz konusu dönemde hisse başına 10.04 dolar kâr edeceğini tahmin ediyordu.
Apple'ın kârı bir önceki yılın son çeyreğinde 6 milyar dolar, hisse başına kârı ise 6.43 dolar düzeyindeydi.
Şirket, geçen yılın son çeyreğinde gelirini de yıllık bazda yüzde 73 artırarak 46,33 milyar dolara yükseltti. Uzmanlar, şirketin geçen yılın son çeyreğinde 38.9 milyar dolar gelir elde edeceğini öngörmüştü.

Azerilerden bir kilometrelik gökdelen

Azerilerden bir kilometrelik gökdelen

Azerbaycan başkent Bakü'ye yakın bir bölgede "Hazar Adası" adıyla dünyanın en uzun gökdelenini inşa etmeye hazırlanıyor. 2013 yılı sonunda yapımına başlanacak bina tam 1050 metre yüksekliğinde olacak.

ntvmsnbc

Dünyanın en yüksek gökdeleni şu anda Dubai'deki 828 metrelik Burj Halife. Ancak yakın bir gelecekte Burj Halife'nin bu rekorunu Azeriler ellerinden alacak. 
Azeriler başkent Bakü'ye yakın bir bölgede Burj Halife'den tam 222 metre daha uzun olan bir gökdelen inşa etmeyi planlıyor. 2013 yılı sonunda inşasına başlanacak gökdelenin 6 yılda bitirilmesi hedefleniyor.
Bakü'nün 25 kilometre güneyinde inşa edilecek "Hazar Adaları" projesinde oteller, rezidanslar, golf sahaları, konser salonları ve hatta at yarışı pistleri olacak.
SUUDİLER 'KRALLIK KULESİ'Nİ İNŞA EDİYOR
"Hazar Adası" planlandığı şekilde inşa edilirse, Suudi Arabistan'ın Cidde kentinde inşa edilen 1000 metre yüksekliğindeki "Kraliyet Kulesi"nin de rekorunu elinden almış olacak. Suudi Arabistan'daki gökdelenin 2014 yılında bitirilmesi planlanıyor.

Pakistan'da 'el ele tutuşan sevgili' avı

Pakistan'da 'el ele tutuşan sevgili' avı

Pakistan'da tanınmış bir televizyon spikeri, mikrofonu eline alarak sokakta ve parklarda "el ele tutuşan sevgili" avına çıktı.

ntvmsnbc

Pakistan'da bir televizyonda "Maya ile Güne Başlarken" programının sunucusu Maya Khan, ülkede gençlerin İslami değerleri çiğnediğini göstermek için, yanına aldığı iki kadınla sokakta ve parklarda "el ele tutuşan sevgili" avına çıktı.
Pakistan'ın en kalabalık kentlerinden Karaçi'de "sevgili avına" çıkan sunucu Maya Khan, sokakta el ele tutuşan bir çiftle karşılaşıyor. Başörtülü genç kız ve sevgilisi kameraları ve sunucuyu görünce kaçmaya başlıyor. Sunucu Maya Khan, kameraman ve iki kadınla birlikte bir yandan gençlerin arkasından koşarken, diğer taraftan "Hey kaçmayın!" diye bağırıyor. "Sevgili avına" çıkan sunucu takip ettikleri sevgililere ulaşamayınca kameraya dönerek şu sözleri sarf ediyor: "İşte kaçıyorlar, işte kaçıyorlar. Bir şey gizliyor olmalılar, korkup kaçtılar."
'AİLEN PARKTA BULUŞTUĞUNU BİLİYOR MU?' 
Sunucu Maya Khan bu defa bir parka gidiyor. Hedefinde bankta oturan bir çift var. Khan yaklaştıktan sonra erkeğe "İsmin ne?" sorusunu yöneltiyor. Genç adam kameranın kapatılmasını isteyince sunucu yalan söyleyerek, kameranın kapalı olduğunu belirtiyor. Sunucu Khan'ın ikinci sorusu ise, "Niçin parkta buluşuyorsunuz? Aileniz burada buluştuğunuzu biliyor mu?" Genç kız mahçup bir şekilde nişanlı olduklarını belirtiyor ve daha sonra çift oradan hızla uzaklaşıyor.
'ANNELER İSTEDİ BEN DE YAPTIM' 
Sunucu Maya Khan, sokakta ve parklarda "sevgili avına" çıkma nedenini şu sözcüklerle açıklıyor: "Bir çok izleyicim telefon ederek ve elektronik posta göndererek, parklarda randevulaşan kız ve erkeklerden şikayetçi oldular. Hatta bazı anneler telefon ederek kızlarından dert yandılar. Bu tür buluşmalar toplumumuzda bir sorun haline gelmeye başladı."
GENÇLER SUNUCUYA TEPKİLİ 
Sosyal paylaşım sitelerinde ise sunucu Maya Khan ve Samaa Tv'ye tepki yağıyor. Yorumda bulunan gençler, "Pakistan'a Taliban'ın yeni bir yaşam formunun" oturtulmaya çalışıldığından şikayet ediyorlar.

En Çok Okunan Haberler

Google Arama