Çiçek: Fransa'nın tavrı bezirganca
Meclis Başkanı Cemil Çiçek, Fransa'da Ermeni soykırımı iddiasının inkarını suç sayan yasa ile ilgili "oy hesabıyla ve bezirganca bir yaklaşımla konuyu gündeme taşıyarak tarihi bir sorunu iç politikaya alet ediyorlar" dedi.
AA
ANKARA - TBMM Genel Kurulu, 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın görüşmelerinin son gününde, TBMM Başkanı Çiçek başkanlığında toplandı.
Çiçek, gündeme geçmeden önce, yaptığı konuşmada, 1915 yılında yaşanan olayları daha önce soykırım olarak tanımlayıp aksini iddia edenlerin cezalandırılmasını öngören kanun teklifine ilişkin Fransa Ulusal Meclisi'nde yarın oylama yapılacağını anımsattı. Çiçek, ''Geçmişte, barış içerisinde yaşadığımız Ermeni vatandaşlarımızı tahrik ederek her iki taraf açısından istenmeyen olayların vuku bulmasına sebep olanlar, bugün de sadece oy hesabıyla ve bezirganca bir yaklaşımla konuyu gündeme taşıyarak tarihi bir sorunu iç politikaya alet etmektedirler. Konu, siyasetçilerin değil, tarihçilerin araştırması gereken bir konudur. Bunu defaatle ifade ettik'' diye konuştu.
Fransa Ulusal Meclisinde yarın yapılacak oylamanın olası sonuçlarına ilişkin hassasiyetlerini çeşitli vesilelerle dile getirdiklerini belirten Çiçek, Fransa Ulusal Meclis Başkanı'na mektup gönderdiğini anımsattı.
TBMM Dışişleri Komisyonu üyelerinden oluşan bir heyet ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin, Fransız kamuoyuna ve politikacılarına, konunun iki ülke ilişkilerinde yol açacağı kalıcı tahribatı anlattıklarını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Dünkü Birleşimde Başkanlık tarafından Genel Kurul kürsüsünden gerekli uyarı Meclisimiz adına bir defa daha yapıldı. Ben de aynen katılıyorum. Bugün de aynı uyarıyı yapmayı tarihi bir görev olarak kabul ediyorum. Teklifin seçimler öncesinde gündeme getirilmiş olması bile başlı başına bazı Fransız politikacıların bu konuya nasıl yaklaştığını göstermektedir. Milletvekillerinin ve parlamentoların görevi ülke ve dünya barışına hizmet etmektir. Politikacı oya muhtaçtır ancak sağduyulu politikacılar ülkelerinin ve vatandaşlarının geleceğini ipotek altına alacak kararlardan kaçınmalıdırlar. Teklifin kabul edilmesi, Türkiye-Fransa ilişkilerinde telafisi mümkün olmayan, tamir edilemeyecek ölçülerde büyük bir hasara yol açacaktır.
Umarım yarınki oylamada sağduyu öne çıkar ve Türkiye'nin AB üyeliğine her fırsatta karşı çıkan Fransız politikacıların, her iki ülke vatandaşları arasında kalıcı bir tahribata yol açacak hataya düşmelerinin önüne geçilmiş olur.''
0 yorum:
Yorum Gönder