Erdoğan'ın yatak odası dinlenmiş!
AB Bakanı ve Başmüzakereci Bağış, kapatma davasıyla ilgili ilginç bir anısını anlattı...
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye’de sadece gazetecilik yaptığı için tutuklanan hiçbir basın mensubu bulunmadığını söyledi.
Brüksel Basın Kulübü’nde konuşan Bağış, "Türkiye’de bazı gazetecilerin tutuklu olduğu doğrudur. Fakat bunların hiçbiri gazetecilik yaptıkları için tutuklanmamıştır. Bunlar ya işledikleri iddia edilen bazı suçlar, ya yasa dışı örgüt üyeliği ya da seçilmiş hükümeti demokratik olmayan yollarla devirmeye çalıştıkları gerekçesiyle tutuklanmıştır. Bu tutuklama kararlarını benim hükümetim, yürütme ya da yasama organları vermemiştir. Yargının kararıdır. Savcılar bu kişiler hakkında topladıkları kanıtlar ve belgelerle hakimleri (tutuklamaya) ikna edebilmişlerdir" dedi.
Bağış, yargılamalar sonuçlanana kadar kimsenin suçlu ilan edilemeyeceğini vurgulayarak, mahkemelerin, basın mensuplarının devam eden yargı
Egemen Bağış, "Aynı yargı 4
BABANIN PARTİSİ KAPATILACAK
Kapatma davasının yaklaşık 8-9 ay sürdüğünü ve bu sürede birçok olumsuzluklarla karşılaştığını anlatan Bağış, "Hatta 9 yaşındaki oğlumun hayatı bile zorlaştı.
Yargılamaların bazen süre alabileceğini ve insanların hayatlarında bu tür acılara neden olabileceğini kaydeden Bağış, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in yargı sürecini hızlandırmak için yargı reformu üzerinde yoğun şekilde çalıştığını anlattı.
Türkiye’de 12 bin civarında olan toplam hakim ve savcı sayısının nüfusa oranının Avrupa ülkelerine kıyasla düşük olduğunu
Bağış, "bazı basın mensuplarının hükümete muhalif oldukları için tutuklandıkları" şeklinde iddialar olduğunu anımsatarak şunları kaydetti: "Bu iddialara cevabım şudur: Hükümete muhalif oldukları için tutuklandığı söylenen basın mensuplarından çok daha hükümet karşıtı olanlar gayet iyi durumdalar. Yazıyorlar, köşeleri var,
Bazılarını 20 yıldır tanıdığım birkaç arkadaşlarımla samimi telefon sohbetleriydi. ’Bu kayıtları nasıl elde ettiğini’ sordum. Bir dergiye yapılan baskında ele geçirilen bir CD’den çıktığını ve burada başka siyasetçilere ait kayıtların da bulunduğunu söyledi. Bu telefon görüşmelerinin
Maalesef bu baskınların bazılarında Başbakan’ın (Recep Tayyip Erdoğan) eşiyle yatak odalarındaki özel sohbetlerinin kaydı bile bulundu. O hale bu sadece basitçe basın özgürlüğü davası olamaz. Başka birçok unsur var. İtalya’daki Temiz Eller davasına ve başka ülkelerdeki benzer davaları hatırlatıyor. Bunlar demokratik yollarla seçilmiş hükümeti demokrasi dışı yöntemlerle devirmek isteyen grup ya da yapılanmalara ilgili" dedi.
UYMAMIZ BEKLENMESİN
Başmüzakereci Bağış, AB dışişleri bakanlarının Suriye’yi ele alacakları yarınki toplantısına Türkiye’nin davet edilmemesine sert tepki gösterdi. Fransa’nın Türkiye’nin davet edilmesi yönündeki girişiminin Kıbrıs Rum kesimi tarafından veto edilmesini değerlendiren Bağış, ’Demek ki Suriye üzerinde Türkiye’den daha etkili olduklarını düşünüyorlar" dedi.
Bağış, "AB’nin, alınmasında katkımız olmayan kararlarına uymamız beklenmesin" ifadesini kullandı.
AB kararlarına Türkiye’nin de katılması bekleniyorsa, AB zirvelerine ve bakanlar toplantılarına Türkiye’nin de davet edilmesini isteyen Bağış, daha önceki aday ülkelerde tatbik edilen bu davetlerin Türkiye’den esirgenmesini eleştirdi.
ENDİŞELİYİZ
AB Bakanı ve Başmüzakereci Bağış, AB’nin borç krizini yönetme tarzına bakışının sorulması üzerine bir endişesini dile getirerek, Yunanistan ve İtalya’da kurulan teknokrat hükümetlerinin kısa vadede iyi bir
Bağış, 2001 yılında ağır bir
"Biz ekonomik krizi demokrasiyle çözdük" diyen Bağış, AB’ye de aynı yolu izlemesi tavsiyesinde bulundu.
Egemen Bağış, ağır borç krizindeki Yunanistan’ın askeri harcamalarının NATO standartlarının üzerinde olduğuna dikkat çekerek, Türkiye ve Yunanistan’ın daha fazla tank, denizaltı ve savaş uçağına değil daha çok
Bağış, "Biz düşman değiliz, NATO içinde müttefikiz. Dışardan herhangi bir saldırı olduğunda birbirimizi korumak mecburiyetindeyiz" şeklinde konuştu.kaynak.mynet
0 yorum:
Yorum Gönder